Casusluk soruşturması siyaseti ve piyasaları kilitledi. CHP lideri Özgür Özel çağrı yaptı, İstanbul Valiliği yasak ilan etti.
Türkiye bugün sadece siyaset açısından değil, piyasalar açısından da son derece kritik bir güne uyandı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve CHP’nin tutuklu cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu, “casusluk” iddiasıyla yürütülen soruşturma kapsamında bugün saat 11.00’de Çağlayan Adliyesi’nde ifade verecek.
Sabahın erken saatlerinde uykusuz bir gecenin ardından ekran başına otururken içimde bir huzursuzluk vardı. İmamoğlu’nun alelacele Pazar günü savcılığa çağrılması, bunun arkasında sadece yargısal değil, siyasi bir hamle olabileceği yönündeki kaygımı güçlendirdi. Erdoğan’ın, Kılıçdaroğlu davasında beklenmedik biçimde beraat kararı çıkmasına izin vermesi ve aynı gün İmamoğlu’nun ifadeye çağrılması dikkat çekici bir zamanlamaya işaret ediyor.
Siyasi gözlemciler, bu gelişmenin “İstanbul’a kayyım atanması için zemin hazırlığı” olabileceği yorumunu yapıyor. Eğer savcılık iddiaları yeterli bulur ve nöbetçi hakim tutuklu yargılama kararı verirse, hükümete İBB’ye kayyım atama yetkisi doğacak.
Soruşturma derinleşiyor: “Casusluk ağı” iddiası
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, iş insanı Hüseyin Gün’ün bilgisayarında ele geçirilen dijital materyallerin ardından İmamoğlu ve kampanya danışmanı Necati Özkan’ı ifadeye çağırdı.
Gazeteci Merdan Yanardağ aynı soruşturma kapsamında gözaltına alınırken, Hüseyin Gün 4 Temmuz’da “yabancı devletler adına casusluk” suçlamasıyla tutuklanmıştı. Savcılığın açıklamasına göre Gün, şifreli iletişim sistemleriyle “çeşitli ülkelerde iç karışıklıkları finanse eden” gizli faaliyetlerde bulunmakla suçlanıyor.
CHP’den Çağlayan’a çağrı
CHP lideri Özgür Özel, İsviçre’nin Luzern kentinde katıldığı Sosyal Demokrat Parti kongresinde yaptığı açıklamada yurttaşları Çağlayan Adliyesi önüne davet etti:
Özel, davanın hukuki değil siyasi bir operasyon olduğunu savunarak, “Yolsuzluk dosyasında delil bulamayan savcılık şimdi bu dosyadan tutuklama çıkarmaya hazırlanıyor,” dedi.
CHP lideri, doğrudan “kayyım” kelimesini telaffuz etmese de, partinin Çağlayan önünde mobilize olma çağrısı, olası bir kayyım kararını “halk desteğiyle engelleme” girişimi olarak yorumlananabilir.
Valilikten yasak kararı
İstanbul Valiliği, olası protestoları önlemek amacıyla Beyoğlu, Bayrampaşa, Kağıthane ve Şişli ilçelerinde tüm açık hava toplantıları, yürüyüş, çadır kurma, stant açma, imza kampanyası, afiş asma ve el ilanı dağıtımı gibi faaliyetleri bir günlüğüne yasakladı. Acaba, valiliğe İstanbul’un karışacağına dair bir haber mi gitti?
Kayyım tartışması büyüyor
Soruşturma, İBB’nin dijital platformu “İstanbul Senin” üzerinden kişisel verilerin yabancı istihbarat servislerine sızdırıldığı iddiası üzerine başlatılmış, kampanya danışmanı Necati Özkan ve gazeteci Merdan Yanardağ’ın da aralarında bulunduğu 15 kişi gözaltına alınmıştı.
Olay, özellikle TELE1 kanalına Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (TMSF) tarafından kayyım atanmasının ardından yeni bir boyut kazandı. Kayyım kararı, “kanalın suç işlemek için kullanıldığı” gerekçesiyle alınmıştı.
Cem Küçük, “İddialar doğruysa İBB’ye kayyım atanabilir,” diyerek soruşturmanın ciddiyetine dikkat çekti.
Belediye Kanunu’nun 47. maddesi, görevleriyle ilgili suçtan yargılanan belediye başkanlarının İçişleri Bakanı tarafından geçici olarak görevden alınmasına izin veriyor. “Casusluk” gibi ağır suçlamalar bu mekanizmayı devreye sokabilir.
CHP: “Cesaret edemezler”
CHP lideri Özel, kayyım iddialarına sert yanıt verdi:
Parti kaynakları, olası bir kayyım kararının sadece İmamoğlu’nu değil, Türkiye’nin demokratik geleceğini de etkileyeceğini vurguluyor.
Piyasalar diken üstünde
Siyasi riskler finansal cephede de yakından izleniyor. Cuma günü %3 yükselen Borsa İstanbul’un, olası bir tutuklama ve kayyım kararı senaryosunda sert düşüşle karşılaşabileceği belirtiliyor.
Atilla Yeşilada değerlendirmesinde şunları yazdı:
Yeşilada, Erdoğan’ın CHP’yi bölmek için Kılıçdaroğlu davasında beraat kararına izin verirken, aynı anda İstanbul’a kayyım seçeneğini “daha kullanışlı bir kaldıraç” olarak değerlendirmiş olabileceğini öne sürdü.
Gözler Çağlayan’da
İmamoğlu’nun bugün vereceği ifade, sadece kendi siyasi kaderini değil, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yönetim geleceğini de belirleyebilir.
Savcılık, ifadesinin ardından tutuklama talebinde bulunursa, dosya nöbetçi sulh ceza hakimine gönderilecek.
Türkiye’nin gözü bugün Çağlayan’da — sadece bir yargı kararı değil, muhtemelen önümüzdeki haftaların siyasi ve ekonomik yönünü belirleyecek bir dönemeçte.
Bir FÖŞ-ChatGPT-Gemini ortak yapımıdır
Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan özel raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Raporlarımız kurumsal müşterilere yöneliktir. Abonelik ücretlidir. Koşulları öğrenmek için bize e-mail atın: [email protected]
