Dünya ekonomisinde gelecek yıl için rekor düzeyde petrol fazlası öngörülmesine rağmen fiyatlarda ciddi bir düşüş yaşanmıyor. Analistler, Çin’in sessizce sürdürdüğü stratejik petrol stoklamasının bu durumu açıklayabileceğini düşünüyor.
Rekor arz uyarılarına rağmen Brent 67 dolar civarında
Uluslararası enerji ajansları, büyük yatırım bankaları ve analistler, 2026 yılına kadar küresel petrol arz fazlasının günlük 3,3 milyon varile ulaşabileceğini öngörüyor. Bu denli büyük bir fazlanın fiyatları 50 doların altına çekmesi beklenirken, Brent petrol hâlâ 67 dolar seviyelerinde işlem görüyor.
Vadeli işlemler piyasaları da bu fazlaya ilişkin bir çöküş sinyali vermiyor. Macquarie’nin küresel enerji stratejisti Vikas Dwivedi, “Piyasa devasa bir arz fazlasını bekliyor ama fiyatlar düşmüyor. 67 değil de neden 47 dolar değiliz?” diye soruyor.
ABD ve IEA’dan dikkat çeken tahminler
Uluslararası Enerji Ajansı (IEA), son raporunda 2026 yılında günlük 3,3 milyon varil fazlalık beklerken, ABD Enerji Bilgi Dairesi (EIA) de bu yılın ikinci yarısında günlük 2,1 milyon varil, 2025’te ise 1,7 milyon varil fazla üretim öngörüyor.
Macquarie, bu yılın son çeyreği ve gelecek yılın ilk çeyreğinde arz fazlasının 3 milyon varile ulaşabileceğini, Rystad ise 2025 için günlük ortalama 2,2 milyon varil fazlalık bekliyor.
2020 pandemisinden daha büyük bir arz fazlası yolda olabilir
Tahminler tutarsa, 2025’teki arz fazlası, 2020’de COVID-19 pandemisi nedeniyle yaşanan talep çöküşünden bile büyük olabilir. O dönem petrol fiyatları 42 dolara kadar düşmüş, ABD’de WTI kontratları geçici olarak negatife inmişti.
Ancak bu yıl, OPEC+ arzı artırmasına rağmen petrol fiyatları oldukça dirençli kaldı. Piyasalar halen “backwardation” durumunda; yani yakın vadeli petrol fiyatları ileri vadeli fiyatlardan yüksek. Bu genellikle sıkışık bir piyasa sinyali verir, fazlalık değil.
Fazla petrol görünmeyen yerlerde stoklanıyor
Bu çelişkinin açıklaması ise stoklamanın lokasyonu olabilir. Dwivedi’ye göre, fazla petrol, ABD’nin Cushing veya Avrupa’nın Rotterdam gibi görünür merkezleri yerine Asya’da ve yüzer depolarda tutuluyor. “Bu stoklar piyasa uzmanları dışında görünmediği sürece fiyatlar üzerinde etkisi az olur,” diyor.
Özellikle Çin’in, stratejik rezervlerini genişletmek amacıyla agresif şekilde petrol alımı yaptığı görülüyor. IEA’ya göre, Çin ikinci çeyrekte günlük 900 bin varil stok yaparken, Temmuz’da bu oran yavaşladı. Macquarie’ye göre şu an hâlâ günde yaklaşık 500 bin varil stok yapılıyor.
Çin’in motivasyonu: Yaptırımlar ve dolarizasyon
Çin’in bu petrol alımlarına resmi bir açıklama getirmemesi dikkat çekiyor. Ancak analistler Pekin’in olası Batı yaptırımlarına karşı hazırlık yaptığına inanıyor. Energy Aspects’in kurucusu Amrita Sen’e göre, bu stoklama aynı zamanda Çin’in “de-dolarizasyon” stratejisinin de bir parçası. “Yuan’ın olası değer kaybına karşı korunmak istiyorlar,” diyor Sen.
Talep artışı yavaşlıyor, üretim rekor kırıyor
IEA’nın tahminlerine göre, küresel petrol talebi 2025 yılında sadece 700 bin varil artarak 104,6 milyon varile ulaşacak. Bu, pandemi dışında en yavaş yıllık büyüme anlamına geliyor. Buna karşılık üretimin bu yıl 2,7 milyon, gelecek yıl ise 2,1 milyon varil artarak 107,9 milyon varile ulaşması bekleniyor.
Ancak IEA bile stokların günde 3,3 milyon varil artacağını tahmin etmiyor. IEA’nın petrol piyasaları direktörü Toril Bosoni, “Eğer arz tarafı müdahale etmezse, çok büyük bir fazla oluşur. Ama piyasa sonunda buna yanıt verir,” diyor.
OPEC+ artışı vaat ediyor ama sınırlı kapasiteye sahip
OPEC+ Nisan ayından bu yana üretim kotalarını 2,5 milyon varil artırmış olsa da, uzmanlara göre gerçek artış 1,5 milyon varili geçemeyecek. Çünkü birçok üye ülke zaten kapasite sınırına ulaşmış durumda.
Sen, bu nedenle tahmin edilen kadar büyük bir arz fazlası oluşmayacağını, fiyatların da 40 dolara kadar düşmeyeceğini savunuyor. “Çin’in alımları sürdükçe ve OPEC+ kapasitesi sınırlı oldukça, aşağı yönlü risk sınırlı kalır,” diyor.
Piyasa düşüş bekliyor ama sürpriz yok
Macquarie ise tam tersine, fiyatların hızlı bir şekilde çökeceğini öngörüyor. Dwivedi, görünür stok alanlarında artış başladığında, fiziksel petrol traderlarının “piyasada çok fazla petrol var” diyerek fiyatları aşağı çekebileceğini söylüyor.
Ancak aynı zamanda şunu da ekliyor: “Ne zaman herkes aynı yönde düşünürse, o senaryo genelde gerçekleşmez. Ayı piyasası sürpriz gerektirir, burada ise sürpriz yok.”
Kaynak: FT
Atilla Yeşilada ve Güldem Atabay tarafından kaleme alınan haftalık strateji raporlarımıza abone olmak ister misiniz? Bize e-mail atın: [email protected]
Abonelik ücretlidir ve sadece kurumlara hitap eder. Yatırım tavsiyesi içermez.